Federasyon'un ikinci büyük şehri olan St. Petersburg, Moskova'nın 715 km kuzeybatısındadır ve kültürel merkez oluşunun yanı sıra zarif binalarıyla meşhurdur. Neva Nehri üzerindeki 42 ada üzerine yayılmıştır.
St. Petersburg "Batıya açılan bir pencere" olarak kabul edilmiştir. 1703'te Deli Petro tarafından inşa edilmiş ve 200 yıl Çarlık Rusyası'nın başkenti olarak kalmıştır. İç savaş sırasında Petrograd, Sovyetler döneminde Leningrad olarak bilinen şehir, 1991'de genel istek üzerine tekrar asıl ismine dönmüştür. Geniş bulvarları, dingin suları, köprüleri ve çarlık mimarisinin bazı örnekleri, şehrin "Kuzeyin Venediği" olarak anılmasına sebep olmuştur. II. Dünya Savaşı'nda çok zarara uğramalarına rağmen, bunların çoğu tamir edilmiştir. Haziran ve Temmuz'da şehir, "Beyaz Geceler"ini yaşar. Özellikle Neva nehrinin sol kıyılarındaki ilginç alanlar yürünerek incelenebilir. Kare Saray ve Kış Sarayı, Rus tarihinin takipçileri için en çekici yerlerdir.
Hermitage çarların geniş özel koleksiyonlarına ev sahipliği yapar. Şehir Tarihi Müzesi St. Petersburg tarihi hakkında kapsamlı resimler sağlar. Şehir gezilirken ziyaretçiler muhakkak Alexandrovskaya Sütunu'nu göreceklerdir. St. Isaac Katedrali dünyanın en büyük kubbeli yapılarından biridir ve Kazansky Katedrali gibi bir müze içermektedir. Gezilmeye değer yerler arasında önceden zindan olarak kullanılan fakat şu an müze haline getirilen St. Peter ve Paul Hisarları da vardır.
Göz kamaştırıcı bir güzelliğe sahip olan Yusupov Köşkü, Romanovlar için inşa edilmiştir. Köşkün konser salonu, şimdi resitaller, tiyatro eserleri, opera ve bale gösterileri için kullanılmaktadır. Bu binada ölen Rasputin'in balmumundan yapılmış bir heykeli vardır. Amirallik binasının tepesindeki Nevsky Prospekt, şehrin önemli geçitlerinden biridir ve sayısız bina sıralanmıştır. Bu binalar arasında Kazan Katedrali ve Yeniden Diriliş Kilisesi de bulunmaktadır. Rus Müzesi yaklaşık bin yıllık Rus sanat tarihini kapsar. Görülebilecek yerler arasında hala faaliyette olan St. Nicholas Katedrali, St. Petersburg'un temel dini merkezi olan Alexandr Nevsky Manastırı, Etnoğrafya ve Rus Sanat Müzeleri vardır. Dostoyevski, Pushkin, Anna Akhmatova ve Rimsky-Korsakov'un evleri müze olarak kullanılmaktadır. Kruvazör Aurora. Neva'dadır.
Petersburg’da, yazlar genellikle serin geçmektedir. Yazlar genellikle serin, ancak yağışsız, kış ayları oldukça soğuk olmaktadır. Yaz aylarında ortalama sıcaklığı 20 °C; yazın görülebilecek maksimum sıcaklık 34 °C'dir, Kışın ise görülebilecek minimum soğukluk – 27 °C’dir.
Gezintiler: St. Petersburg eteklerindeki saraylar genel olarak Yaz Sarayları olarak bilinir. Petrodvorets, Deli Petro'nun eski yaz sarayıdır ve şelaleleri ve çeşmeleriyle ünlüdür. St. Petersburg'un 32 km uzağında yer alır. İçindeki Çin ve Tepe Köşklerinin ayrı bir güzelliği vardır.
Tsarskoye Selo'daki Büyük Catherine Sarayı Deli Petro'nun karısı için inşa edilmiştir. Parkın kendisi İtalyan Gonzago tarafından tasarlanmıştır ve Avrupa'nın en iyi mesire alanlarından biridir. Aslen Tsarkoye Selo'nun bir parçası olan emlak, II. Catherine tarafından oğlu Paul'a verilmiştir.
Çok geniş ve dalgalı olan Ladoga Gölü, St. Petersburg'a Neva Nehri ile bağlanır. Gölün kuzeyindeki takım adalarından Valaam, antik manastırı ile ünlüdür. Ortaçağda İsveç ve Viking saldırılarıyla dini birliği sık sık bozulmuştur. Şu an mevcut binalar 18. yüzyıldan kalmadır. Önemli bir hac merkezi olduğu için manastır, el sanatları ve tarım alanında yapılan yeni buluşların merkezi olmuştur. Misyonerler Alaska sahillerine Ortodoks Hıristiyanlığını götürmüşlerdir. 1989'da adada tekrar dini bir birlik kurulmuş ve manastırın restorasyonu başlatılmıştır. Yıllar boyunca ihmal edilmesine rağmen Valaam, hala gizemli havasını kaybetmemiştir.